Japon Polisi Monero ile Kara Para Aklama Şüphelisini Tespit Etti
Japon polisi, gizlilik odaklı kripto para birimi Monero’yu (XMR) kullanarak kara para aklamayan şüphelilerin tespitinde önemli bir adım attı. Yerel haber ajansı Nikkei’nin aktardığına göre, 26 yaşındaki bir şahıs, başkalarına ait kredi kartlarını kullanarak yasa dışı kazanç elde etmek iddiasıyla, siber suçlarla mücadele biriminin ve dokuz farklı eyalet polis teşkilatının ortak operasyonu ile tutuklandı.
Bu kişinin dolandırıcılık şebekesinin lideri olduğu düşünülmektedir ve elde edilen haksız kazancın miktarının 1 milyon yenden fazla olduğu tahmin edilmektedir. Soruşturmada, şebekenin Monero’yu kullanarak kara para aklamaya çalıştığı, ancak kripto paranın izinin sürülmesi sayesinde şüphelinin tespit edildiği bildirildi. Japonya’da Monero gibi bir kripto para üzerinden bir suçlunun belirlenmesi, bu tür bir operasyon için ilk olma özelliğini taşıyor.
2 milyon doları aşan haksız kazanç
Şüpheli, 2021’in haziran ve temmuz aylarında sahte ürünler listeleyerek diğer kişilere ait kredi kartlarıyla sahte alışverişler gerçekleştirdiği ve bu yolla 2 milyon 751 bin 561 yen haksız kazanç elde ettiği bildirildi. Söz konusu grup, haziran 2021 ile ocak 2022 arasında yaklaşık 900 kez sahte kredi kartlarıyla işlem yapmış. Kullanılan kart bilgilerinin, phishing adı verilen sahte web siteleri ya da e-posta dolandırıcılıkları yoluyla ele geçirilmiş olabileceği düşünülmekte.
Gerçekleşen ortak operasyon sonucunda şu ana kadar 18 kişi gözaltına alındı. Grup üyelerinin sosyal medyada “gizli işler” ilanları ile toplandığı ve yüksek gizlilik sağlayan mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla iletişim kurdukları ifade edildi. Ortak operasyon ekipleri, grubun sosyal medya üzerinde faaliyet gösteren “anonim, dinamik suç grubu” olarak bilinen bir yapı olduğunu belirtti.
Polis Teşkilatı’nın siber suçlarla mücadele birimi, Nisan 2024’te faaliyete geçmiş olup, Ağustos ayından itibaren bu soruşturmaya katıldı. Yapılan detaylı analizler ve iletişim takibi neticesinde, şüphelinin kripto para hareketlerini kontrol ettiği ve suç faaliyetine doğrudan katılım sağladığı ortaya çıkarıldı.